Aziz Yıldırım’dan Ali Koç’a genel kurul çağrısı
Eski Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, mevcut lider Ali Koç’un güvenoyu alabilmesi için olağanüstü genel kurula gitmesi gerektiğini söyledi.
Fenerbahçe Kulübü eski Başkanı Aziz Yıldırım, mevcut başkan Ali Koç’a seslendi. Koç ve yönetiminin başarısızlıklarını benimseyen Yıldırım, güvenoyu almak için olağanüstü genel kurula gitmesi gerektiğini söyledi.
Aziz Yıldırım’ın açıklamaları şöyle:
“Görev dönemimizde camiamızın bu kadar ağır travmalar yaşadığı günlerden sonra, olağanüstü genel kurul veya olası bir adaylıkla ilgili bir açıklama yapmak aklımıza bile gelmediğini bilmenizi isterim. Sanki hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi yapılan “Aday çıkarsa genel kurula gideriz” 5 yıllık sürelerinin adeta özeti oldu.Üstten bakınca kendinde bir kusur görmüyor, başarısızlığa sahip çıkmaz, hayali düşmanlar arar… Zaman sınırlaması varken 2018’e kadar kulübü seçime götürme geleneği yoktu. 2018’deki genel maçtan bir buçuk yıl önce, bir Konya maçına yarım dakika kala kulübümüzün seçim alanına getirilmesi “mama alma – forma alma, maça gitme” halindeydi. kaseye sokan ve böylece camianın bölünmesine neden olan Ali Koç ve yönetiminin bu kulübe soktuğu bir virüstür.
Tribünlerde istifa sesleri yükselirken, gruba ve yönetime güvensizlik had safhada.
Ancak, büyük aksiliklerden sonra liderler ve yönetimlerin genel kurula giderek inanç oyu alması kulübümüzün bir geleneğidir. Denizli’de kaybedilen şampiyonluğun ardından 5 ay önce seçilen yönetim güvenoyu almak için genel kurula gitti. Nitekim Ali Koç ilk kez o genel kurulda yönetimde yer aldı. Hatta bir FETÖ kumpası olan 3 Temmuz sürecinde iki arkadaşımızın üyeliği için genel kurul toplanmasına karar verildiğinde, bütün yönetimi güven oyu almak için seçime getirdim. Bugün o günlere göre çok daha fazla güven tazeleme ihtiyacı var; 5 yıllık büyük bir tarihi başarısızlık var. Tribünlerde istifa sesleri yükselirken, personele ve yönetime güvensizlik had safhada. Bu seslere kulak vermek, mazeret göstermeden güvenoyu almak için büyük genel kurula gitmek ve iman tazelemek Ali Koç ve yönetiminin görevidir. Taraftarlara ‘istenmediğim yerde durmam’ diyenler, istenmedikleri sonucuna mı varacaklar?
Beni ve arkadaşlarımı hayali düşmanlar olarak görmeyi bırakın.
Bu açıklama vesilesiyle mevcut yönetime sesleniyorum: Mevcut yönetim, ilk gününden itibaren başarısızlıklarının ve yetersizliklerinin tek mazereti ve kaçış yolu olarak beni ve arkadaşlarımı gösteriyor. Beni ve arkadaşlarımı hayali bir düşman olarak görmekten ve yapamayacaklarınız için bahaneler üretmekten vazgeçin. 20 yıl bu kulübe başkanlık ettim. Benim kulübe kazandırdıklarım ortada. Benim duruşum spesifiktir; Gizli kapaklı bir şey yapmadım, yapmam, beni tanıyan herkes yeterince bilir. Bu kulübün tarihine geçmiş bir lider olarak Fenerbahçe için her zaman söyleyecek bir şeyim var. Bunu asla kapalı kapılar ardında yapmadım. Çeşitli ortamlarda benimle Fenerbahçe’den endişe duyan insanların fikir alışverişlerinden rahatsız olmayın, bu çok yaygın bir durum özellikle camiamızın içinde bulunduğu karamsar ortamda.
Fenerbahçe sporKulübün kimseye ihtiyacı yok.
Bu kulüp, tüzüğün gerekliliklerini karşılayan yüzlerce lider adayı yetiştirme potansiyeline sahiptir. ‘Ali Koç’suz kulübe kimse maddi destek sağlayamaz’ sloganı sizin taraftarınız tarafından ortaya atılan bilinçli bir söylemdir ve Fenerbahçe’de karşılığı yoktur. Ayrıca bu söylem, insanları Ali Koç’un sadece parası için lider seçildiği gibi yanlış bir fikre sevk etmektedir. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün kimseye ihtiyacı yok. Hiç gerek olmadı. Bundan sonra olmayacak. Cumhurbaşkanlığı, servetle kazanılan bir ayrıcalık değildir. Başkanlık, yönetme yeteneği, yüksek organizasyon kabiliyeti ve mevcut kaynaklarla yapılabilecek bir misyondur. Türk Spor tarihi, yüksek yöneticilik becerileri ile büyük sportif başarılara imza atmış, çıkar gözetmeyen liderlerle doludur. Rahmetli Süleyman Seba bunun en hoş örneklerinden biridir. Ali Koç’un Fenerbahçe Spor Kulübü’ne sadece 5 yılda kulüp ayakta kalsın diye milyarlarca lira vermesi sadece büyük bir yalan değil, taraftarımıza da büyük bir saygısızlıktır. Kulüp liderlerinin kulübe yaptığı hibeler her dönemde oldu ama hiçbir lider bu tür başarısızlıklara rağmen elinde kalarak iktidarda kalma çabası göstermedi. Aynı şekilde geçmişten günümüze kulübümüzün sponsoru olan büyük firmalar kulübümüzün büyüklüğü ve marka değeri ile ortaklık kurmuş; kulübe sağlanan sponsorluklar hiçbir zaman Liderlerin kişisel katkısı olarak değerlendirilmemiştir. Karşıt değerlendirmeler sponsorlarımıza büyük haksızlıktır. Bu tür değerlendirmelerden bir an önce vazgeçilmelidir.
Fenerbahçe Spor Kulübü’nün hedefi ve vizyonu hiçbir zaman Türkiye Kupası finali olmadı, olamaz.
Taraftarlarımız bu beş yıllık süreçte hem takımlarımızın maçlarına gelerek hem de iş satın alarak, Fener OL, Fenerbahçe gibi kampanyalarla kulübümüze Ali Koç’un sağladığı maddi desteğin çok daha üzerinde bir destek sağladılar. Mesut OL. Taraftarımızın sağladığı maddi destek, çağımızda futbolcuların satışından elde edilen bonservis gelirleri, Futbol A.Ş’nin ödenmiş sermaye artırımı ve amatör branşlardan gelen vergi iadesi desteği göz önüne alındığında ancak yüz milyonları bulabilmesi mümkündür. Sayısız teknik direktör ve futbolcu için 1000 Euro çarçur edildi. Sorumlu kişi Ali Koç ve yönetimidir. Ali Koç’un sağladığı maddi destek, yadsınamaz başarısızlığı eleştirmemek anlamına gelmiyor. Fenerbahçe’yi yönetmek, sadece kulübe para kazandırmak değil, tüm bu finansal sistemi yönetebilmek ve sportif başarıyı yakalayabilmektir. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün hiç kimsenin, hiçbir şirketin, vakfın, derneğin, ailenin veya toplumsal oluşumun mülkü olmadığını bir kez daha belirtmek isterim. Fenerbahçe halktır. Fenerbahçe halkındır. Her zaman öyle kalacaktır. Bugün vermek istediğiniz, güveninizi tazelemek için almanız gereken olağanüstü genel kurul kararı, bir süre sonra alınsa bile kulübe onarılamaz zararlar verecektir. Yönetiminizin kalan bir yıllık döneminde gruba, teknik heyete ve yönetime tam takviye yapılması ancak genel kurulun güvenoyu ile mümkün olacaktır. Tarihimizde bunun birçok örneği vardır. Kişisel problemlerle kulübü mahvedecek bir karar almayın, kulübümüzü inanılmaz genel kurula götürün ve güven oyu alın. Beş yıl önce uyardığım konuların bugün gerçek olduğunu görmek de beni üzüyor. Ferdi, Arda ve benzeri yetenekleri kaybetmeden grubumuzda tutun; Tıpkı 2021’de dediğim gibi geçmişte olduğu gibi yeni Alex’ler, Roberto Carloss, Anelkas, Hooijdonks, Ortegas, Appiahs, van Persies kısaca dünya yıldızlarını ekleyin. 1 yıl sonra üzülmemek, kulübü kaybetmemek ve zaman kaybetmemek için tüm bunları dikkate alın ve gereğini yapın. Futbol takımımızı son 5 yılda kazandığımız tek kupa olan Türkiye Kupası şampiyonluğu için tebrik ederiz. Ancak Fenerbahçe Spor Kulübü’nün hedefi ve vizyonu hiçbir zaman Türkiye Kupası Finali olmadı ve olamaz. Yıllar önce maddi ve manevi bedelini kaybeden bir kupanın finalini kazanmak, Fenerbahçe Spor Kulübü Lideri ve yönetiminin beş yıllık korkunç emelleri için asla kurtuluş ümidi olamaz. Fenerbahçe taraftarı, kazanılan veya kaybedilen bir Türkiye Kupası sonucunun hesabını veremeyecek kadar büyük bir taraftar.
Mevcut lider ve yönetimin daha fazla vakit kaybetmeden gerekli adımları bir an önce atması yönündeki niyetimi kamuoyuna arz ediyorum.
Üzülerek belirtmek isterim ki Ali Koç’un hayalini kurduğu Fenerbahçe’nin hedefinin Türkiye Kupası ile Fenerbahçe olduğunu göremedik, anlayamadık. Fenerbahçe gibi bir çınarın tek bir zerresine zarar vermemek adına, birçok maddi ve manevi kaybı göze alarak 1 yılını cezaevinde geçiren şahsım ve yol arkadaşlarım adına bu satırları yazmayı görev sayıyorum. Kamuoyuna alması gerekenler tarafında fikirlerimi sunuyorum. Bugün, sayısı 50 bini geçen ve milyonlarca Fenerbahçe taraftarının temsilcisi olan genel kurul üyelerimizi, mevcut yönetimin yaptıklarının hesabını vermeye, kulübümüze ve kulübümüzün geleceğine sahip çıkmaya davet ediyorum. Fenerbahçe’nin büyük hedefleri doğrultusunda ve anlık başarılara odaklanmadan.” – İSTANBUL